-
1 deli divane olmak
to be madly fond of, to be wild about -
2 deli divane
обезу́мевшийdeli divane olmak — быть безу́мно влюблённым, обезу́меть от любви́
-
3 deli divane
-
4 deli
1) сумасше́дший, поме́шанный, ненорма́льный, безу́мныйdeli gömleğini giydirmek — наде́ть смири́тельную руба́шку на кого
deliler yurdu — психиатри́ческая больни́ца; сумасше́дший дом тж. перен.
zır deli — ненорма́льный, безу́мный
2) перен. безу́мный, сумасбро́дный, безрассу́дный, обезу́мевший, потеря́вший го́лову (от. любви, горя и т. п.)deli bayrağı açmak — влюби́ться, обезу́меть от любви́
deli divane olmak — сходи́ть с ума́ (от любви, горя и т. п.)
deli divaneye dönmek — обезу́меть, потеря́ть го́лову
-
5 deli
"1. insane, crazy, mad. 2. lunatic, insane person. 3. idiotic, foolish (person). 4. mad about; devotee (of). -si crazy about: futbol delisi crazy about soccer. - alacası colloq. crazy-colored, wild with colors. - bal poisonous honey. - bayrağı açmak colloq. to fall madly in love. - çıkmak 1. to go crazy. 2. to blow one´s top, get angry. - divane olmak /a/ to be crazy about, be mad about, be a devotee of. -ye dönmek 1. to jump with joy. 2. to get frantic, be in a frenzy. -nin eline değnek vermek to give the whip hand to a harmful person. - etmek /ı/ to drive (someone) wild. - gibi 1. madly. 2. recklessly. - gömleği straitjacket. - güllabicisi formerly an attendant in a mental hospital. - güllabicisi gibi like a patient and indulgent nurse. - güllabiciliği etmek to indulge a spoiled person, pander to the whims of a spoiled person. -ye her gün bayram. proverb Every day is a holiday for a fool. - ırmak wild and torrential river. - kızın çeyizi gibi 1. scattered all over. 2. poorly chosen (clothes, furnishings). - olmak /a/ 1. to be madly in love (with), be smitten (by). 2. to be furious (with/about). - olmak işten (bile) değil. It drives one crazy. - orman a vast and dense forest. - pösteki sayar gibi struggling with a thankless and repetitious job. - Raziye colloq. woman or girl who acts crazy. - saçması utter nonsense. - saraylı gibi (woman) oddly decked out in gaudy clothes. "
См. также в других словарях:
divane olmak — deli divane olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
deli divane — sf. Çılgın, aşırı deli (kimse) Ben bir deli divaneyim / Aklım dayar olmaz bana. Yunus Emre Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller deli divane (âşık) olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
deli divane (âşık) olmak — (bir kimse veya bir şey için) aşırı derecede sevmek Bütün yaratıklar birbirlerine deli divane âşık oldular. Halikarnas Balıkçısı … Çağatay Osmanlı Sözlük
divane — sf., Far. dīvāne 1) Deli, kaçık, budala 2) mec. Bir şeye çok düşkün olan Birleşik Sözler deli divane Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller divane olmak divanesi olmak divaneye dönmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
deli — sf. 1) Aklını yitirmiş olan, akli dengesi bozulmuş olan, mecnun 2) Coşkun, azgın (hayvan, duygu vb.) Bu deli öfkeyi kime veya nelere, bir namlu gibi çevireceğini bilemiyordu. T. Buğra 3) mec. Davranışları aşırı ve taşkın olan (kimse), çılgın Ben… … Çağatay Osmanlı Sözlük